Ayetullah Seyit Hasan Ameli, Ardabil cuma namazının ikinci hutbesinin bir bölümünde Avrupalılar ile Amerikalıların İrandan özür dilemeleri gerekliliğini hatırlatarak şöyle konuştu: Avrupalılar ve Amerikalılar İrana karşı yaptıkları hatalardan dolayı özür dilemelidirler.özellikle bu özür dilemeye belli bir konuda tanık olmalıyız.İngiltere yönetimi 15 sene boyunca dost olduğu bütün ülkelere büyük bir gurur ve onurla İranda tüm nükleer […]

Ayetullah Seyit Hasan Ameli, Ardabil cuma namazının ikinci hutbesinin bir bölümünde Avrupalılar ile Amerikalıların İrandan özür dilemeleri gerekliliğini hatırlatarak şöyle konuştu:

Avrupalılar ve Amerikalılar İrana karşı yaptıkları hatalardan dolayı özür dilemelidirler.özellikle bu özür dilemeye belli bir konuda tanık olmalıyız.İngiltere yönetimi 15 sene boyunca dost olduğu bütün ülkelere büyük bir gurur ve onurla İranda tüm nükleer ve güvenlik sahasındaki sırlara bilgisi olan ,İranın nükleer çalışmaları ve bilimadamları ile ilgili en değerli bilgileri aktardığıbir ajanının olduğunu deyip tutturuyordu.

Fordo santralini bulan kişi bizim ajandır diyor ve uydu aracılığıyla yeraltı binaları biz ortaya çıkardık diye savunuyordu. Ama onun kimliğini açıklamıyor ve kim olduğunu söylemiyordu.İşte bu ajan Amerika ve Avrupayı İranın nükleer silah peşinde olması iddiasına kandırdı onları İrana karşı uyguladıkları ambargoyu şiddetlendirmeye ikna etti.İşte bu casus yaklaşık 100 İranlı nükleer bilimadamı ve sorumlusunun kimlik bilgilerini İngiltereye ihbar etti.

Şehit Fahrizade ,allahın rahmeti üzerine olsun,bunlardan birisiyidi.Batıdaki gizli haber alma servislerinden birisi şöyle diyordu,biz Fordoyu uydu aracılığıyla gözlem altına almıştık,ama İngilterenin kendi ajanı aracılığıyla orasının uranyum üretim merkezi olduğunu keşfetmesine değin cephanelik olduğunu düşünüyorduk.

İngiltere 15 sene müddetince İranın en nefis ve paha biçilmez nükleer konulu bilgilerini Almanya,Amerika ve İsrail ile paylaşarak bu konuyu anılan ülkelerdeki tüm gizli ajanlara karşı bir koz olarak kullanıyordu.ta ki bu hafta New York Times gazetesi ingilterenin övdüğü ve onunla gurur duyduğu casusun İranın geçenlerde idam ettiği İranın eski savunma bakan yardımcısı olduğunu ifşa etmesi herkesi şaşırttı.Bu ajanın idamından son derece bozulan Avrupa ve özellikle İngiltere İran üzerindeki baskıyı sözde ve fiilde arttırarak kişilere ve firmalara karşı ambargoyu sıkılaştırdılar.

Şimdi bile devam ediyor. Bu serüvene tanık olan İrandan değil de kendilerinden.Şimdi aceba özür dileyecek yetkiye sahiptirler mi?Aceba kendi en büyük hatanızdan utanç duyurmusunuz?Haya ve hürriyet, insani faziletlerin en başında yer almaktadır.Bu iki önemli özellikten yoksun olan devlet ve ya bir kimse kesinlikle korkunçtur ve her türlü cinayete kalkışabilir.

Cemal Abdünnaser Arap-İsrail Altı gün savaşı yenilgisinden sonra televizyona çıkarak Mısır halkından özür dilemekle beraber,beni affedin dedi. Ben bağışlayın, bu yenilginin sorumlusu benim.Bütün halk ağlıyordu,bazıları da önderlerinin kendisiyle böyle muamele yapmasının verdiği üzüntüden dolayı televizyonlarını kırdılar,ama tabii ki Abdünnaser halkın gözünde büyüdü.Ben Amerikalı ve Avrupalılara diyorumki yaptığınız hatadan dolayı özür diler ve itiraf ederseniz büyürsünüz.